Kazasız belasız atlattık şu Denizli maçını. Zaten maçtan önce kendimi sürekli GS maçını düşünürken yakalıyordumki pek iyi birşey değildir bu benim için. Öyle garip uğurlarım vardır işte. O gün Fenerbahçe kimle oynuyorsa o rakibe odaklanmak gibi, iki hafta sonraki bir maça odaklanırsam kötü şans getireceğine inanırım. Evet saçmalık ama kendime anlatamıyorum bunu.
Bu ruh halinde girdik maça. Kezman boş kaleye kaçırdığı an "Tamam kardeşim artık Kezman yalan oldu" dedim. Fakat Kezman tribünden yediği küfürün yanında aldığı desteğin hakkını vermek için "çaaat" diye koydu bir tane köşeye. Ondan sonrası çorap söküğü gibi geldi zaten. Maç koptuktan sonrada önümüzdeki haftaya giydirmeler...
Kezman dedik, Semih'e deyinmeden geçmek olmaz şimdi. Adam gol krallığına doğru emin adımlarla gidiyor. Yedekten gelerek boş geçtiği maç yok neredeyse. Bu Kezman-Semih durumunu Zico çözemiyor, benimde çözmek adına buradan fikir sunacak halim yok neticede. Bu sene şampiyon olalım, yazın problemi çözerler zaten. Tek söyleyeceğim bizim Semih'in Euro2008 kadrosunda yedek olarak mutlaka bulunması. Bir gol atar maçı çevirir, bakarsın finale kadar çıkartır takımı.
Sivasspor iyi iş çıkarttı bugüne kadar. Hala da güzel gidiyorlar. Sivas şehriyle hiçbir alakam olmamasına rağmen adamların başarılı olması hoşuma gidiyor. Birazda çıkar ilişkisi tabii, iki hafta sonra GS ile oynayacakları maçında etkisi var.
20.04.2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder