Gönül maçtan hemen sonra blogu açıp birşeyler yazmak isterdi ama çoğu maç sonrası eve gelince birşeyler yazmak çok zor geliyor diyerek kendi iç dünyamla hesaplaştıktan sonra hemen konuya girelim.
Yalan yok. Maçtan önce Galatasaray tarafının bas bas bağırdığı "o gece bu sene" lafına hak veriyordum. Bu sene o yenilmezlik bitecek gibi geliyordu maçtan önceki günlerde. Fakat insanın içini kaplayan garip bir his olur büyük maçlardan önce, sonuç içinize doğar, bu olay bende çok olur, ama genelde tutarda. Anlıktır, gelir ve anlarsınız, maç sizindir. Tılsım bozulmasın diye pekte dillendirmezseniz. Sonuçta dün akşam alınan skoru kim bekliyordu ki? Maçtan önce Kasım hayalperestleri dışında pekte böyle bir skor bekleyen yoktu sanırım. 1-0 olsun deseler kimse hayır demezdi.
Erken başladığımız maç mesaisine değişiklik olarak Kalamış Parkı eklenmişti bu sefer. Değişik olacaktı, güzel olacağını hayal ediyorduk ama kendi adıma bu kadarınada beklemiyordum. Geçmişi yad etmek adına grupların Kalamışta toplanması, hep beraber bestelerin söylenmesi daha sonra Todori'nin yanından caddeye çıkış ve sis bombaları, meşaleler eşliğinde Kızıltoprak'a yürüyüş... Yakılan sis bombaları ve meşalelerin sayısı Shell'den sonrasının gözükmemesinden bellidir heralde.
Maçın başında Lincoln ilk golü attığında "acaba" derken Selçuk değişen birşey olmayacağının sinyalini veriyor, Deivid ise son sozü söylüyordu dün akşam. Başıda sonuda çok güzel geçen bir derbi böyle sonlandı.
Maçtan sonra ise deplasman tarafında 10 senedir gelenler parmak kaldırıyordu.
Bu yazının bonusu olarak youtube'a erişebilenler için Kalamış Parkından bir beste koyalım.
http://www.youtube.com/watch?v=ZoDHfJlqyTI
10.11.2008
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
3 yorum:
Beste gerçekten güzelmiş
Hem beste cok guzeldi, hemde Kalamis'ta toplandigimizda son zamanlarda goremedigimiz trbun butunlugu yuzumuzu guldurdu. Insallah hem takim hem taraftar boyle devam eder
beste süpermiş yakışmış fenerime...
Yorum Gönder